Bebar Bilim olarak geleceğimizi dönüştürmek, yeni dünyaya hazırlanmak, dünyada yola çıkmış olan dijital dönüşüm treninin lokomotiflerinden biri olabilmek adına Veri Okuryazarlığı Hareketi'ni başlatıyoruz.
Bebar Bilim olarak geleceğimizi dönüştürmek, yeni dünyaya hazırlanmak, dünyada yola çıkmış olan dijital dönüşüm treninin lokomotiflerinden biri olabilmek adına Veri Okuryazarlığı Hareketi'ni başlatıyoruz.
Her şey dönüşümdür. Dönüşüm her şeydir. Enerjinin dönüşümü ile insanlık yer, mekan sınırlarını ortadan kaldırdı. Bu kez verinin dönüşümü ile hız ve zaman sınırlarını da ortadan kaldırmayı gözüne koydu. Veri Okuryazarlığı Hareketi kapsamında tekniği konuşmadan önce bir altyapı kuracağımızı söylemiştim. Bu videoda nerede olduğumuzu ve nereden geldiğimizi anlamak adına kısaca bizi bugüne getiren aşamalara ta en başından başlayarak bakıyoruz. İleride bu aşamaları tarihsel olarak daha detaylı inceleyeceğiz.
Veri Okuryazarlığını Hareketinin temellerini atmaya devam ederken bu sefer bir teknoloji girişimcisi olan Yüksel Çomak ile neden bu yolculuğa çıktığımızı, bu yolculuğun anlamı ve önemini konuşuyoruz.
Veri Okuryazarlığı Hareketi bildiğimiz eğitim programlarından çok farklı olacak demiştik. Bu sefer karmaşaya ve kaosa bakış açımızda ihtiyacımız olan devrimsel değişimden bahsediyoruz. Kaos aslında basittir...
Veri Okuryazarlığı Hareketinin bu ilk bölümünde "Veri Okuryazarı Olmak Ne Demek?" sorusunun cevabını veriyor ve programın bize kazandıracağı farkındalığı konuşuyoruz.
Veri Okuryazarlığı Hareketinin bu bölümünde VERİ dediğimizde aklımıza gelen resmi tamamen değiştirmeye başlıyoruz.
Şu anda, sadece bu yıl içinde insanlığın ürettiği veriye baktığımızda. Dünyada 8 milyar insan olduğunu varsayarsak. Bu, kişi başına İskenderiye kütüphanesinde bulunan bilgilerin 500 katı veri bulunduğu anlamına geliyor. Kişi başına… Ve bu katlanarak devam ediyor. Ama galiba burada bir sıkıntı var. Çok fazla değil mi? Nereden başlayacağız ki?
Barack Obama yönetiminde Teknoloji ve Bilim danışmanı olarak görev yapmış ve Amerika'nın Büyük Veri stratejisinin oluşturulmasında çok önemli rol oynamış olan Stephen Brobst ile veri üzerine bir sohbet gerçekleştirdik.
Veri Okuryazarlığı Programımızın bu bölümünde Büyük Veriye giden yolu ve "ortalamaları" konuşuyoruz.
Veri Okuryazarlığı programının bu bölümü ile birlikte "sayılarla kandırılmamayı" öğrenmeye başlıyoruz. İlk durağımız "korelasyon ve nedensellik" arasındaki fark.
Altıncı his dediğimiz "sezgilerimiz" durup dururken ortaya çıkan yeteneğimiz değil, herkesin belirli bir planla, çalışma ve yeterince zamanla edinebileceği bir "beceridir"...
Veri Okuryazarlığı Programımız kapsamında Veri Sohbetleri bölümümüzde sektörden önemli kişilerle gerçekleştirdiğimiz sohbetlerin bu bölümünde Crosser'dan Andrea Magnago ile Yazılımın Geleceği, Verinin ve Veri Okuryazarlığının önemi ve birçok konuda çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Teknoloji ve teknoloji devi şirketler ile birlikte çağ atlayan insanlığın yine bu teknolojiler ile birlikte daha da palazlanan kapitalizme karşı yine en büyük gücü "veri" olacak.
Yaşamın tüm alanlarında "mantıksal analize" ihtiyacımız var. Fakat çoğunlukla, ekonomiden siyasete, ilişkilerden eğitime "başlangıç" seviyesini aşamıyoruz. Bu aşamaları anladığımızda tüm sorunların kaynağı da karşımıza çıkıyor.
Geleceğin suçları, siber güvenliğin bugünü ve geleceği, ülkemizde bu alanda yapılanlar ve kuantum sonrası siber güvenlik hakkında @mysecurityanalytics1664 kurucusu, emekli emniyet müdürü ve suç araştırmaları uzmanı Mesut Demirbilek ile gerçekleştirdiğimiz sohbet.
Türkiye Yapay Zeka Trenini Nasıl Yakalar?
Yapay Zekayı anlamak istiyorsak biraz tarih okumamız ve bazı kilometre taşlarını iyi yerleştirmemiz gerekiyor. Zira Yapay zeka tarihini konuştuğumuzda göreceksiniz ki bu yol bayağı dikenli tellerle örülüydü. Bir ara hatta yapay zekanın tamamen tozlu raflara kaldırıldığı ve kimsenin yüzüne bile bakmadığı bir Yapay Zeka Kışı da yaşanmıştı. Bunun yanında da Alan Turing, John McCarthy, Marvin Minsky ve Geoffrey Hinton gibi müthiş isimleri de kazandırdı bize. Bu dâhilerin de çabaları ile işte bugün geldiğimiz noktaya geldik.Ama nasıl geldik. Kemerleri bağlayın. Başlıyoruz.
Yapay Zeka diyoruz. Düşünen makineler. Robotlar. İnsansı robotlar. Düşünmekten bahsediyoruz. Bizim gibi. Bir canlı gibi. O halde bir soru sormamız gerekiyor. Bu makineler. Düşünecek duruma geleceklerse. Bunların da bir evrimi olmalı değil mi? Bir süreçten geçmeleri gerekiyor. Öyle birden ortaya çıkmaz hiçbir şey. Doğadan biliyoruz bunu. E peki. Yapay Zekanın da bir evrimi var mı? Var. Hem de çok benzer aşamalar göreceğiz. Yapay zekanın görmeye, duymaya, konuşmaya, anlamaya başlaması… Yürümeye, koşmaya… Bir bilinç geliştirmeye başlaması belki de… Hepsini adım adım görmek ister misiniz? O halde hikayemiz devam ediyor…
Ne iş yapıyorsanız yapın bir “data” gözlüğü takmanız gerekiyor demiştim hatırlarsanız. Veri Okuryazarlığı serisine başladığımda. O seriye de ara vermemin sebebi tam da bu gelişmelerdi işte. Yapay Zeka ile ilgili gelişmeler çok hızlandığı için o seriye yeni bir soluk getirerek, tüm bildiklerimizi de güncelleyerek şu soru ile bugün bu video ile yeni bir serüvene başlıyoruz:Yapay Zeka gerçekten nedir? Nasıl çalışır? Bu teknolojinin görünmeyen katmanlarında bizim bilmediğimiz neler yatıyor?
Erişilebilir bilginin gücünü keşfedin!
Generative AI'dan DataOps'a, Endüstriyel IoT'den Yazılım Geliştirme Yaşam Döngüsü (SDLC) Modelleri'ne kadar birçok içeriği keşfedin.
Komtaş ve ekosistem şirketleri tarafından düzenlenen webinarlara erişin.
Veri ve Analitik dünyasının temellerini öğrenin.
Dünyanın en inovatif teknolojilerine dair kapsamlı raporları, trendleri ve geleceği keşfedin!
Müşterilerimizin verinin gücüyle yükselişlerini onlardan dinleyin!
30+ yıllık birikim ve tecrübemizi ekosistemimizdeki mükemmeliyet merkezleri ile birleştirerek kurumunuzu dijital dönüşüme liderlik etmesi için hazırlıyoruz!
Komtaş A.Ş. | 2022
Tüm Hakları Saklıdır.
