Finansal analizler olarak da bilinen finans analitiği, işletmenin genel performansını iyileştirecek stratejik karar ve eylemleri kolaylaştıracak içgörüler sağlayarak, belirli bir işe ilişkin finansal veriler hakkında farklı perspektifler sağlar. İş zekası ve kurumsal performans yönetimi ile ilgili olarak, finans analitiği karın hesaplanması, bir iş hakkındaki soruların cevaplanması ve gelecekle ilgili iş tahminlerinde bulunulması konusunda önemli bir rol oynayarak, bir işletmenin neredeyse tüm yönlerini etkiler.

Finans Analitiğine İlişkin Zorluklar

Birçok şekilde, CFO’lar (mali işler müdürü), kendilerini iki zıt hedefi izlerken bulurlar. İşletmenin maliyet merkezi olarak, finans sıkı maliyet azaltma zorunlulukları ve sabit bütçelere itibar etmelidir. Ancak aynı zamanda, artan düzenleyici ve yönetim gereklilikleri CFO’ların daha önce hiç görülmemiş seviyelerde finansal şeffaflık ve karar desteği talebi sağlamalarını gerektirmektedir.

CFO’lardan, kendi finans kurumları muhtemelen tamamen düzen içinde olmadığı zaman – veya en azından detaylı sonuçlara yol açacak gerekli, uygulanabilir içgörü sağlayan bir düzende olmadıkları zaman, büyük verileri entegre etmeleri istenir. Sıklıkla, CFO’lar büyük ölçüde elle yapılan, hataya meyilli hesap mutabakatı ve doğrulaması gerektiren, gereksiz biçimde karmaşık, bağlantısız finansal sistemlerden oluşan bir ağa güvenmektedirler. Bu durum tutarsız veya yanlış raporlanan sonuçlara ve aynı zamanda, bölümler net gelir, brüt marj veya satış maliyetinin birbiriyle çelişen tanımlarına sahip oldukları zaman patlayan dahili “veri mücadelelerine” de yol açabilir. Ortaya çıkan tartışmalar yönetimin kararlarını geciktirir ve kalitesini olumsuz biçimde etkiler.

Hem düzenleyicilere hem de harici paydaşlara raporlanan finansal verilerin sorumluları olarak, CFO’lar ihlal durumlarına müdahale etmeli ve mali beyanları etkileyen herhangi bir bilgiyi içeren uyuşmazlıkları çözecek gelişmiş veri yönetimi uygulamalarını savunmalıdırlar. Bu, şirketlerinin toplam şirket performansının güvenilir, şeffaf tek bir bakış açısıyla çalışmasını sağlamanın tek yoludur.

CFO’ların analitik becerilere her zamankinden daha fazla ihtiyaçları vardır, çünkü Ana Defter verileri artık düzenleyici ve paydaşların şeffaflık taleplerini karşılamaya yeterli değildir. Finansal, yönetim ve düzenleyici raporlamaların hepsi geçmiştekinden daha fazla alt defter detayı (örneğin: alacak hesapları, envanter ve borçlar hesabı) ve gitgide artan miktarlardaki finansal olmayan verileri (örneğin: teminatlar, tedarikçi ve müşteri) entegre edebilme yeteneği gerektirir. Doğru altyapı ve veriye dayalı oryantasyon ile, Finans daha bilinçli kararların verilmesinde işletmenin tüm birimlerine yardımcı olabilir. CFO’ların görevlendirildiğini gördüğümüz temel şeylerden birisi Siparişten Tahsilata Optimizasyon ve Ödeme Sağlama Süreçleridir. Bu zorluğun üstesinden gelmek mali beyanlar ile Ana Defterde toplanan Alt Defter bilgileri arasında detaylı bağlantı kurulmasını gerektirir. Bu gereklilik sadece Finansın geleneksel finansal veri sorumlusu göreviyle bağdaşmaz, aynı zamanda CIO’ların (bilişim daire başkanı) CFO’lara rapor verdiği ve sayıları gitgide artan şirketlerde doğal bir ilerlemedir.

Finans Analitiğinin Çekirdek Kabiliyetleri

Departmanlarının veriye dayalı olmalarını sağlamak için, CFO’ların gereksizlikleri ortadan kaldıran, entegrasyonu güçlendiren ve otomasyonu maksimum düzeye çıkaran basitleştirilmiş bir finans sistemi mimarisine doğru aşamalı bir yolculuğa çıkmak için BT ile birlikte çalışmaları gerekmektedir. Finansın çeşitli veri kaynaklarının hepsini birleştirerek—satış noktası cihazları, müşteri faturalama ve ipotek kredisi sistemlerinden marka adına sahip ve yerli ERP’lere (kurumsal kaynak planlaması), muhasebe merkezleri ve kurallara dayalı maliyet tahsisi hesaplama motorlarına kadar—tek bir, entegre veri saklama yeri etrafında, CFO organizasyonu etkililiğini ve verimliliğini dönüştürebilir.

Birçok finansal kuruluş bu durumu, şu beş çekirdek kabiliyeti akıllarında tutarak finansal sistem mimarilerini yeniden tasarlayarak gerçekleştirmektedir: çeviklik, sürdürülebilirlik, uzayabilirlik, tahmin edilebilirlik ve hesap verebilirlik.

·                   Çeviklik: CFO’nun değişikliğe cevap verme ve değişikliği teşvik etmesiyle ilgilidir.

·                   Sürdürülebilirlik: Sürekli olarak güncellenebilecek ve minimum çabayla geliştirilebilecek bir karar verme ortamı üzerine kurulu finansal analizler.

·                   Uzayabilirlik: başlangıçtaki verilerle birleştiğinde artırımlı iş değeri üretebilecek gelecekteki verileri hesaba katarak tasarlanan mimariler.

·                   Tahmin edilebilirlik: CFO’lara, gelecekteki karlılığı artırabilecek ve gereksiz maliyetlerden kaçınılmasına yardımcı olacak öncelikli faaliyetleri belirlemeleri ve buna göre hareket etmeleri için detaylı işletme içgörüsü sağlayarak, gelirlerin maliyetlerle etkileşimine bağlıdır.

·                   Hesap verebilirlik: işi ortak metriklerle karara bağlanan bir olgu temeli üzerinde yürütmek amacıyla, işletme genelinde strateji ve uygulamayı düzenleyen bir çerçeve.